Bir Suâl: Nefs hâindir. Onun vereceği fetvaya nasıl güveneyim. Onun fetvâsıyle nasıl amel edeyim?
Hazret, bu suâle şöyle cevap verdi:
— Nefsinle savaş. Hem de o, menfî ve kötü duygulariyle birlikte ölünceye, yokoluncaya kadar. Onunla savaşıp, kötü duygulariyle birlikte kendisini öldürdükten sonra, tekrar dirilt. Bu sefer o; fakîh, âlim ve hakikat ihtirasına ermiş olarak dirilecektir. Onun hevâî – nefsânî zevk ve arzularının kapısını kapat. Şehevî arzularından kendisini menet. Azgınlığı gittiği ve zayıf düştüğü zaman, arzuları senin özüne dönecektir. Öyle ki, o, kendisiyle yaptığın bu mücâhede neticesinde bir kalb hâline gelecektir…
Allah dostları, gecenin basmasını ve aile efradının uykuya dalmasını beklerler. Zîrâ onlar külfet altındadırlar. Kalbleri Allah’a bağlı olmakla beraber, aile ferdlerinin geçim yüklerini ve sebepleri yüklenirler. Sebeplere tevessül ederek aile efradının geçimlerini sağlarlar. Gündüzlerinin bir kısmı bu meşgalelerle geçtiğinden, gece Rabbları ile birlikte olmak arzusuyla, bir an önce akşamın olmasını ve herkesin uykuya dalmasını dilerler…
Sen, belâ gelmeden önce takva sahibi olduğun takdirde, belâ ânında Allah’dan gayrine sığınamazsın. Ancak Allah’a sığınırsın. Allah’dan başka, senden bu belâyı savuşturacak birisini göremezsin. Ancak Allah’ı görürsün. Hayrın da, şerrin de Allah’ın kudretinin hâricinde olmadığını anlarsın. Zararın da, faydanın da, izzetin de, zilletin de, zenginliğin de, fakirliğinde,… yalnız ve yalnız O’nun irâdesinin tahtında bulunduğunu bilirsin…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder